COVID Döneminde Avrupadaki Göz Klinikleri: ESCRS’nin Paylaşımları

Avrupa’daki göz doktoru meslektaşlarımız neler yapıyorlar? ne durumdalar? benzer sorunlarımız var mı? ESCRS haftada bir iki kez Avrupa’nın belli başlı ülkelerindeki klinik sorumlusu göz doktorları ile röpörtaj yapıp bilgi veriyor. Merak edenler için bunlardan bazılarını sizler için özetledim. Oliver Findl ve Michael Amon Avusturya’dan, Thomas Kohnen Almanya’dan, Jorge Alio ve Jose L Guell İspanya’dan ve Roberto Belluci İtalya’dan durumlarını yazmışlar. Bu röportajlardan benzerlikleri yakalayarak kendimiz ve ülkemiz için dersler çıkarabiliriz.

Belluci “her gün 1000 kişinin öldüğü bir kabusun ortasındayız” diyerek sadece genel durumu değil içinde bulunduğu ruh halini de aktarmış.

Genel durum nasıl?

Avusturya ve Almanya’da sağlık sektörünü sıkıntıya düşürecek bir yoğunluk henüz yok belki de hiç olmayacak. Bu nedenle ileriye dönük planlar yapıp stratejiler belirleyebiliyorlar. Michael Amon Avusturya’da oftalmoloji kliniğinde çalışanları üç gruba böldüklerini, iki grubun evde bir grubun hastanede dönüşümlü çalıştığını yazmış. Bununla ilgili bir protokol oluşturarak herhangi bir gruptan bir kişi hasta duruma düşerse tüm grubu karantina süresince devre dışı bırakmaya yönelik bir strateji belirlemişler. Avusturyada’da göz doktorlarının bir kısmı covid kliniklerinde çalışmaya alınmışlar. Ancak şu an için günde gördükleri covid hastası sayısı bir ya da iki içmiş.

Ama İspanya ve İtalya öyle değil. Alio ve Guell’in bildirdiğine göre İspanya’da göz doktorları ve göz alanında çalışanların %50’si üniversite ve halk hastanelerindeki genel tıp alanına kaydırılmış durumda. Halkın %7’sinin, tüm sağlık çalışanlarının da %15-20’sinin enfekte olduğu kabul ediliyor. Ayrıca nüfusun da 1/5’i 65 yaş üzerinde. İspanya’da yatakları olan tüm özel hastaneler milli sisteme entegre edilmiş ve covid dışında hasta bakmaları yasaklanmış. Anlaşılan odur ki İspanya ve İtalya salgın eğrisinin tepe noktasında. Dolayısı ile şu anda oftalmoloji ile ilgili planlamalar yapacak durumda değilller. Buralarda göz acillerinin bile aksıyor olması çok olası.

Guell geçmişe yönelik konuşmak her zaman kolaydır ama İspanya’da hükümetin, sağlık çalışanlarının önerilerini dinlemekte gecikmesi ve hala koruyucu donanım konusunda yetersizlikler olması nedeniyle eleştirildiğini kaydetmiş.

Hangi göz hastalıklarına müdahale ediliyor?

Hemen her yerde elektif yaklaşımlar ertelenmiş durumda, sadece acil olgulara bakılıyor, gözdeki acil tanımı da ülkeden ülkeye çok az değişiyor. Örneğin Avusturya’da travma, retina dekolmanı denilirken, Almanya’da buna ağrılı durumlar ve bazı intra vitreal enjeksiyonlar eklenmiş durumda. Bazı yerelerde de glokomla seyreden entümesan kataraktlar ve ambliyopi riski olan konjenital kataraktlar listeye ilav edilmiş. İspanya’da başlangıçta sadece acil göz olgularına müdahale tavsiye edilmişken şu anda zorunlu hale getirilmiş. Ancak bugün için bunlara bile müdahale edildiği oldukça şüpheli.

Göz acil olgularına yaklaşımla ilgili Thomas Kohnen’in verdiği bir bilgi ilginç. Tüm acil göz vakaları ilk başta Frankfurttaki üniversitelerine bağlı bir gezici klinikte hastane dışında görülüyor. Burada bir uzman doktor görevli, vaka acil değilse basit bir damla veya tavsiye ile evine gönderilirken, gerçekten acil ise hastaneye kabullerine karar veriyor. Ayrıca göz acil vakaları için de bir protokol yapılmış, bunlar covid + ya da covid – diye ikiye ayrılıyorlar imiş. Poiztif olan vakalar hiç bir durumda göz kliniğine kabul edilmeyip covid kliniğine götürülecekler imiş. Ama şu ana kadar covid pozitif bir göz acili ile karşılaşmamışlar.

Tüm Avrupa ülkelerinde önemli bir sorun intravitreal enjeksiyonlar. Oliver Findl salgın öncesi Viyana’da kliniklerinde günde ortalama 60 iğne yapıldığını pandemi kararı sonrasında ilk hafta bunu tamamen durdurdukları ancak ikinci haftadan itibaren hasta dosyalarını geriye doğru inceleyerek elzem olanlar için tekrar başladıklarını ifade ediyor. 

Kıyasladığımızda Türk Oftalmıoloji Derneğinin oftalmik acil müdahaleler ile ilgili olarak örnek verilen Avrupa ülkelerine göre daha geniş bir listeyi önerdiğini görüyoruz. Umarız ki aksi olur ama Nisan’ın ikinci yarısında bizde de bir pik yaşanırsa kliniklerimiz bu döneme deneyim kazandıkları yumuşak bir geçiş sonrasında daha hazırlıklı girmiş olacaklar.

Asistanların Oftalmoloji Eğitimi Aksıyor mu?

Durumun göreceli olarak iyi olduğu Avusturya ve Almanya’da Oliver Findl da Thomas Kohnen de eğitimin ciddi şekilde aksadığını hatta durduğunu belirtmişler. Avusturya’da şimdilik evde kalan asistanlardan sadece covid araştırmaları yapmaları ve görev geldiğinde hazır olmaları isteniyor imiş. Almanya’da da tüm eğitim toplantıları yasaklanmış. Asistanlardan bu dönemde bazı yazıları okumaları ve ameliyat videoları izlemeleri istenmiş. Ayrıca covid ve göz konulu bilimsel araştırma hazırlıkları başlamış. Covid hastalarından bazı örnekler alınmaya da başlanmış. Bu konuda Hollanda ile ortak çalışma konusunda bir işbirliği de yapılmış.

İlerisi İçin Planlama:

Michael Amon kriz sonrası durumu öngörerek bir planlama yaptıklarını belirtmiş. Ertelenen müdahalelerin günü geldiğinde büyük bir yığılmaya yol açacağı düşüncesi ile hasta kayıtlarını inceleyerek bir öncelik sırası çalışması başlattıklarını yazmış.

Göz Doktorlarına Uyarılar:

Salgınla ilgili en acı ve yoğun deneyimlerden birine sahip İspanya’dan Jose L Guell’in şu tavsiyesini buraya almadan edemedim.

Şöyle yazmış

Durun…

Koronavirus henüz değilse bile topluluğunuzda muhakkak olacaktır, bu yüzden acil olmayan vakaları tedavi etmeyi bırakın. Oftalmologlar en riskli branşlardan birinde çalışıyorlar çünkü hastalarla yakın ilişki halindeler. Hastaları tedavi ederken, aynı zamanda kendinizi de evinizi de korumak için gerekli tüm önlemleri alın.

Hazırlayan ve Derleyen: Dr. İzzet Can